İzmir Kültür Çalıştayı
24 Ekim 2009
İzmir Kültür Çalıştayı
Çalıştay'ın Hikayesi
24 Ekim 2009 tarihinde, İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından Tarihi Havagazı Fabrikasından gerçekleştirilen 'İzmir Kültür Çalıştayı', İzmir İçin kültürel seferberlik projesinin ilk adımı olarak tasarlanmıştı. 91 kültür-sanat ve tasarım önderinin katıldığı çalıştayda, İzmir’in kültür sanat alanında eksikleri ve sorunları tespit edilirken bunlara yönelik çözüm önerileri de getirildi.
İzmir Kültür Çalıştayı’nın genel görüşme bölümü, İzmir Büyükşehir Belediye başkanı Aziz Kocaoğlu’nun açılış konuşmasıyla başladı. Başkan Kocaoğlu; İzmir’de kültür sanat çalıştayı yapmaya neden ihtiyaç duyduk sorusunu sorarak başladığı konuşmasında; İzmir’in birçok alanda potansiyelinin altında bir gelişim izlediğini, bu durumun Türkiye’nin sosyal sorunlarından bağımsız ele alınamayacağının vurguladı. İzmir’in sokakta yaşamayı seven bir kent olduğu tespitini yapan başkan Kocaoğlu, İzmir’in vizyonunu doğunun en batısı, batının en doğusunda yaşayan bir kent olarak belirlediklerini, dünya kenti olma hedefinin bu vizyonla gerçekleştirileceğini söyledi.
Başkan Aziz Kocaoğlu’ndan sonra söz alan çalıştay moderatörlerinden Serhan Ada; 'İzmir Kültür Çalıştayı'nın 2011’de bitirilmesi öngörülen ulusal kültürü politikasına yerelden üretilmiş kültür politikalarıyla katkı yapılmasının önemli olduğunu, Ankara’nın tek başına bu tür politikalar belirlemesinin yeterli olmadığını, çalıştayın üreteceği politikaların yerelden yapılan bir katkı olarak değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti.
 
Moderatör Prof.Dr İlhan Tekeli ise; bu çalıştayın bir atımlık barut olmadığını uzun bir sürecin parçası olarak değerlendirilmesi gerektiğini ifade ederek. İzmir’in bu süreçle birlikte oluşan vizyonunu; kültür sanat ve tasarım kenti olarak öne çıkmak, Akdeniz kentler ağına bağlanmak ve tüm bunları katılımcı bir yöntemle gerçekleştirmek başlıklarıyla özetlenebileceğini söyledi.
 
Çalıştayın açılış konuşmalarından sonra katılımcılar söz alarak İzmir’e yönelik tespitlerini çalıştaya sundular. İlk bölümde sunulan tespitler ve öneriler genel olarak şöyleydi;
Ülkemizde 60’lı ve 70’li yıllarla beraber artan göç sorunundan İzmir’de payına düşeni fazlasıyla almaktadır. Göç sorunu İzmir’in kent kültürünü, dokusunu etkilemiştir, kaybolan kent kültürünün geri kazanılması önemlidir.
 
İzmir’in temel karakteristiği dişi bir kent olmasıdır. Bu karakter öne çıkartılmalıdır. Dünyada marka olan bütün kentlerin bir mottosu vardır. İzmir için Agusta Mediteraniya (Akdeniz’in Kraliçesi), Magrus Opusmaye (Denizin Başyapıtı) ya da İmbatın Kızı, Denizin Gelini gibi mottolar düşünülebilir.
 
İzmir, Ege bölgesindeki kesintisiz en eski yerleşim merkezlerinden biridir. Bu özelliğiyle, zengin tarihi ve çevresindeki dünya kültür mirasının koruyucusu olduğu vurgulanmalı ve kültür sanat alanında yapılacak projeler bu temel düşüncenin üzerine kurgulanmalıdır. Kültürel miras bilinci mutlak surette geliştirilmeli ve İzmir’deki kültürel mirasın envanteri çıkartılmalıdır.
 
'İzmir Kültür Çalıştayı' sabah bölümünde genel görüşme tamamlanarak Güzel Sanatlar 1, Güzel Sanatlar 2, Kültür Politikaları, Kültürel Miras, Kültür Endüstrileri ve Kentsel tasarım başlıklarında oluşturulmuş 6 atölyenin çalışmaları başladı. Atölyelerin çalışma biçimleri önce İzmir’in (kendi başlıklarında) sorunlarını tespit etmek ve tespit edilen bu sorunlara yönelik çözüm önerileri getirerek bunları bir sonuç bildirgesiyle çalıştaya sunmak şeklindeydi.
 
Atölyelerin çalışmalarını tamamlanmasından sonra çalıştayın kapanış oturumuna geçildi. Bu bölümde atölye sözcüleri tartışmalar sonucunda netleşen sunumlarını çalıştaya sundu.
 
Güzel Sanatlar 1 atölyesi; sinema, edebiyat, tiyatro disiplinlerinde bir tartışma eksenine sahipti. Atölyenin sonuç bildirgesinde öne çıkan öneriler arasında İzmir’in mutlaka bir şehir tiyatrosuna sahip olması ve gelişen sinema ve dizi endüstrisi için İzmir’de çalışma yapabilmeleri için gerekli kolaylıkların sağlanması ve yapımcılarla ilgilenecek bir referans noktası oluşturulması dikkat çekiyordu.
 
Güzel sanatlar 2 atölyesi, görsel sanatlar,müzik ve performans sanatları başlıklarından oluşuyordu.Atölye,belediyelerin her şeyi üstlenemeyeceği bu nedenle kültür sanat aktörleri, sanatçılar ve sivil toplum örgütlerinden oluşan bir kurul oluşturulmasını önererek,  İzmir’de düzenlenen etkinliklerin iyi bir tanıtım planlamasıyla duyurularak, katılımın arttırılması konusunda politikalar üretilmesinin önemine işaret etti. Kültür sanat mekânlarının yönetimsel sorunları bulunduğu bu durumun bir an önce çözüme kavuşturulmasının İzmir’in kültür sanat hayatına kazandıracağı canlılık üzerinde durdu.
 
Kültürel miras atölyesinde; kültürel miras yerine kültürel değer kavramının kullanılması ve Louvre müzesi ile müzecilik konusunda işbirliği, ortaklaşa eğitimi de içeren bir sürecin başlatılması tıpkı Mısır’da olduğu gibi İzmir’den götürülen eserlerin geri alınması için gerekli çalışmaların başlatılması önerisi dikkat çekiciydi.
Kültür Endüstrileri atölyesi sonuç bildirgesinde ise; kültür sanat etkinliklerinin iddiasız-sesiz gerçekleştirildiği buna bağlı olarakta katılımın düşük düzeyde kaldığı vurgulandı. Kültür endüstrileri konusunda gençlerin ön planda tutulduğu, kentlilik bilinci yaratma hedefi olan bir yol haritasının hazırlanması önerisi öne çıkan başka bir başlıktı.
 
Kentsel tasarım atölyesi; bu türden çalışmaların periyodik hale gelmesi gerektiğinin altını çizerek, İzmir’de kültür sanat mekânlarının artması bundan daha da önemlisinin kültürün yaygınlaşması için genel bir politikanın oluşturulmasının önemi vurguladı. Atölye, kentsel dönüşüm projeleri, kentte odak noktalı tasarım gibi başlıklarda dikkat çekici öneriler sundu. 
Kültür Politikaları atölyesi; oluşturulacak politikaların kültürel çeşitliliğe sahip çıkan, katılımcı, yerelliğin korunduğu ama küresel olana bağlanmış bir vizyonla oluşturulmasının doğru bir yöntem olacağının altını çizdi.
 
Çalıştay moderatörlerinden İlhan Tekeli atölyelerin sonuç bildirgelerinde önemli tespitlerin ve fikirlerin olduğunu ancak bunun tutarlı, uygulanabilir bir program çıkartmadan bir anlamı olmayacağını, İzmir için çizilen vizyonun net olması gerektiğini vurguladı.Belediyenin bir aktör olarak yetki ve kaynak bakımından sınırları olduğunu belirten Tekeli, daha büyük siyasi kanallara ve platformlara gidilmesi gerektiğini, kısa vadede gerçekleştirilebilecek politikaları tespit ederek harekete geçilmesi gerektiğini bunu yaparken de kültürün ekonomik gelişmenin bir parçası olarak düşünülmesi gerektiğini ifade etti.
 
Son olarak söz alan İzmir Büyükşehir Belediye başkanı Aziz Kocaoğlu; İzmir’in ekonomik sorunları olduğunu ama bunların aşılması için gerekli çalışmaların yapıldığını ve bu çalışmaların kültür sanat alanından bağımsız olarak ele alınmadığını vurgulayarak, katılımcıların çalıştaya sundukları önerilerin öncelik sıralamasının yapılması İzmir’e çok önemli bir katkı sağlayacağını belirtti.
 
'İzmir Kültür Çalıştayı' akşam programıyla devam etti. Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezinde Prof.Dr. Mümtaz Sağlam küratörlüğünde İzmirli genç sanatçıların resimlerinden oluşan Bakış İz-Bellek II adlı karma serginin açılışı yapıldı.
 
Sergi ve açılış kokteylinden sonra İzmir Devlet Opera ve Balesi sanatçıları ve Beyhan Murphy dans grubunun hazırladığı sahne gösterisiyle 'İzmir Kültür Çalıştayı' sona erdi.
       6663 kez okundu
   Son eklenenler
İzmir`de Kültür ve Sanat3 Aralık
İzmir Kültür Çalıştayı3 Aralık
   En çok okunanlar
İzmir`de Kültür ve Sanat3 Aralık
İzmir Kültür Çalıştayı3 Aralık
Her hakkı İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne aittir.iletişim site haritası Gizlilik Politikası